6 Temmuz 2017 Perşembe

Yirmi Yedi














yirmi yedi haziranda yirmi yedi oldum. plakası yirmi yedi olan bi şehirde doğup plakası yedi olan bir şehre geleli yedi yıl oldu.

haziranda ölmek kadar haziranda doğmakta zor. aralık netameli ay der arif’im ahmet. haziran daha netameli aydır ibrahim’e kalırsa.

ama kalmaz.

ibrahim’e hüzünden başkası kalmaz.

büyümek boğulmakla doğru orantılı. yeni yaşım hiçbir zaman kutlu olmuyor ordan biliyorum.

çünkü çürüyorum, soluyorum, azalıyorum, korkuyorum.

parmaklarım tütün koka koka,
tam yirmi yedi tane sigara sardım yirmi yedinci yaş günüme.

özür dileyerek anneme kızıyorum. beni ne diye doğurdun diyerek. hadi doğurdun niye terk ettin diyerek, hadi terk ettin ki aslında ben seni terk ettim ama bir sor diyerek anneme kızıp duruyorum.

oğlun yirmi yedi olmuş. sen nerdesin?

oğlun sevdiği bütün kadınlarda senin vermediğin şefkati aradı, sen nerdesin?

olmadı işte. senin öğretmediğin şeyleri kimse öğretemedi. hepsine söyledim annesiz bir adamı sevmek, babasız bir kadını sevmekle eşdeğerdir..
kimse de durup düşünmedi bu adam ne diyor diye.

içiyorum anne kaçıncı şişe bilmiyorum ama içiyorum. biliyorum görsen kızmazsın ama üzülürsün.

ama ben de biliyorum ki içmezsem sabah olmaz. ben uyuyamam artık. ancak içe içe sızarım.

kutlu olmasın yirmi yedim.
keza kimse devirmedi içimdeki putları elindeki baltayla.
hiç oldum hep.
piç oldum hep.
illa,
illa kutlu olacaksa bir şey,
öleceğim gün kutlu olsun.
mezarımda şiirlerle..

ibrahim h. ataş
görsel: kyle thompson

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder